Sosyal Medya ve Topluluk Alışkanlıklarımıza Dair - 1

Sosyal Medya ve Topluluk Alışkanlıklarımıza Dair - 1

Bir süredir aklımda "sosyal medya ve topluluk alışkanlıklarımız" ve bu platformlardaki "kişisel markalarımız"ı konu alacak bir dizi yazı yazmak vardı. Geçtiğimiz hafta gerçekleşen "avukatlar ve yazılımcılar", "doktorlar ve yazılımcılar" gibi statü mücadelesi ve kamplaşma gibi daha kolektif temalar ve reaksiyonerlik üzerine bir şeyler karalamak istiyordum.

Beni daha yakından takip edenler zaten bu konularda fikir üretmeyi sevdiğimi bilirler. Hatta denk geldiyseniz, dünkü tweet'imin benim tarzımın dışında reaktif ve kıyaslamacı, hatta yargılayıcı olduğunu da fark etmiş olabilirsiniz.

Dün, hedeflediğim yazıyı biraz daha "dayanaklı" kılmak için ufak bir deneme yapmak istedim ve Twitter'da ufak bir sataşma organize ederek yazıya biraz malzeme topladım :) Çünkü bu konuda bir yazı yazmak için teorik ve gözlem bilginin biraz daha ötesine geçip "kendini kurbanlaştırma" ve "tepkisel davranma" ruh halini biraz deneyimlemek gerekiyordu.

Bunun üzerine mesleki tartışmalarda gördüğüm "ben de xx kadar okudum, bana statü verilmiyor" örgüsünü "benim takipçim benzer mesleki geçmişe sahip ama geçen sene twitter'da aktif olan birinden neden daha az" şeklinde bir drama'ya uyarladım. Bu konudaki samimi düşüncelerimi aynı gün şu tweet'de paylaşmıştım zaten: https://twitter.com/eser/status/1675773147381899264

Kaldı ki ben de mevcut "eser" hesabını Mart'dan bu yana kullanıyorum ve sahip olduğu 5K+ takipçi benim için yeter de artıyordu bile, eski hesabımdaki takipçilerle hiç de takipçi sayımdan rahatsız olduğum bir konumda değildim. Bilakis "beni ekosistemdeyim diye takip edenler lütfen takipten çıksın" şeklinde düşünüyorum (evet bu tweet'de yer alan anket de bu yazı için ön araştırma idi).

Peki bulgularım mı ne oldu?

Bunları ayrı yazılarda ele alacağım ama özet başlıklarla yazmak isterim.

Şimdilik bulgu özetleri:

  • İnsanlar somutlaştırma ve hikayeleştirme seviyorlar, reklam ve hikaye anlatımı (bağlam, karakterleştirme vb.) pratikleri kişi sayısının fazla olduğu tüm platformlarda geçerli.

  • Değerli ve yakın hissettirilme çok önemli, dikkate alınabileceği hissi insanları mutlu ediyor. Takibe takip gibi pratikler de buradan geliyor.

  • İnsanlar somutlaştırmaya ve hikayeleştirmeyi seviyorlar dedim, bunun sonucu olarak kıyaslamaya ve kamplaşmaya çok açıklar.

  • Vaad önemli. Takip veya iletişim durumunda eğlence, öğrenim, statü vb. bir ödül-iddia var mı bu ilişkinin temelini oluşturabiliyor.

  • Belirli bir kesimin "oyalanma" ihtiyacı var ve geçtiğimiz nesiller "televizyon"u kullanırken, günümüzün televizyonu sosyal mecralar olmuş.

İlerideki yazılarda buluşmak üzere. Belki yazmaya üşenirsem konuyu ilk eser.live youtube kanalımda işler, daha sonra yazıya dökerim.